Travel Guide Logo
 
 

Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih Ve Kültür
Yöresel Tatlar
Assos'da Alışveriş
Nasıl Gidilir
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir.doc
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir
Tarih ve Kültür
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir
 
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir
 
Giriş
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir?
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir?
 
Giriş
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir?
 
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Antik Kentler
Yöresel Lezzetler
Alışveriş
Nasıl Gidilir?
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Antik Kentler
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir?
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir?
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir?
 
Giriş
Tarihçe
Çevre
Tarih ve Kültür
Yöresel Tatlar
Alışveriş
Nasıl Gidilir?
Giriş


Fotoğrafların büyük hallerini görmek için üzerlerine tıklayın.

KUŞADASI

Egenin en güzel koyu
Mavi deniz, parlak güneş, zengin tarih ve uluslararası ölçekte bir yat limanı ile Kuşadası, Türkiye'nin en önemli turistik deniz kapılarından biri.

 

Batılıların belki de Türkiye'de ilk keşfettikleri tatil yöresi olan Kuşadası ya da Güvercinada, bir zamanlar Türkiye'nin Cote D'azur'ü olarak tanınıyordu. Kente adını veren ada, artık ada değil. 1834 yılında Mora ayaklanması sırasında, olası saldırılara karşı güvenlik amacıyla bir mendirekle karaya bağlanmış. Kuşadası'nın asıl adı Güvercinada! Ada'da yer alan Genova Şövalyeleri tarafından kurulan Kale iyi korunmuş durumda.

 

Selçuk, Efes, Meryem Ana gibi dinsel ve kültürel merkezlere yakın olması bu sevilen yöreyi Türkiye'nin turizm sayesinde ilk döviz girdisi sağlayan ilçesi haline getirmiş. Bugün de popülerliğini sürdüren Kuşadası, marinası ile Türkiye'nin önemli deniz giriş kapılarından birini oluşturuyor. Eğlence ve alışveriş olanaklarının canlı olduğu bölge, Yunanistan'a ait Sisam adasına yakın olması nedeniyle de kruvaziyer turizminin Türkiye'deki en önemli limanlarından biri.

Dilek Yarımadası Milli Parkı

Dilek Yarımadası'nda 11.000 hektarlık bir alanı kapsayan Milli Park, Kuşadası'nın güneyinde yer alıyor. Yarımada'nın güneyinde bulunan Büyük Menderes Deltası morfolojik gelişimin hızlı olduğu ağız kısmında, bu gelişim sürecinin ürünü olan birçok lagün ve bataklıkları bünyesinde barındıran bir sulak alan karakterine sahip. Bu dağlık arazi kanyonlar ve vadiler ile parçalanmış. Yarımada bu yerşekillerinin yanında kumlu, çakıllı, yatık ve yüksek kıyı şekilleri içeren plajlarıyla ilginç özellikleriyle, doğal, tarihi ve kültürel değerleri içinde barındırıyor. Park, bu ilginç jeolojik ve jeomorfolijik yapısı yanında, Akdeniz bölgesinde ender görülen bir bitki örtüsüne sahip. Park alanında, soyu yeryüzünde hemen hemen tükenmek üzere olan türlere de rastlanıyor. Bunun en tipik örneği Anadolu Parsı. Milli Parkta, çok sayıda sürüngen, memeli hayvan ve kuş türleri bulunduğu gibi, Akdeniz'e özgü hemen hemen bütün balık çeşitleri ile deniz kaplumbağaları yaşama ve çoğalma olanağı bulmuşlar. Akdeniz ülkelerinde korunmaya alınan Akdeniz foku da yörenin sakinlerinden.

Park, ayrıca trekkingciler için orman içi patikalarda yürüme ve tırmanma olanakları sağlıyor. Doğal ortamın bozulmaması için Milli park alanı içinde günübirlik tesisler dışında, gecelemeye elverişli tesis kurma izni yok.

Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı

Kervansaray, 1618 yılında Aydın Valisi Öküz Mehmet Paşa tarafından, deniz ticareti için yaptırılmış bir Osmanlı eseri. Ortalama 8.50mx 21.60m ölçülerindeki avlunun etrafını, iki katlı revaklı bir kapalı mekan çevreliyor. Avlunun ortasında kazı ile açığa çıkarılan şadırvan, bugün çadır haline getirilmiş. Avluyu çevreleyen çapraz tonozlu her revak bölümünün arkasında bir oda mevcut. Kervansaray'ın üstünü düz bir dam örtüyor. Denizden gelecek saldırıları önlemek amacıyla kuzeybatı ve kuzeydoğu yönlerine ayrı bir önem verilmiş. 1964 yılında restorasyondan geçirilen Kervansaray, günümüzde otel ve restoran olarak kullanılıyor.

Aphrodisias

Aphrodisias, adını doğa, aşk ve verimlilik tanrıçası Aphrodite'den almış. Kent onun adına yapılan en ünlü mabetlerden birinin çevresinde yer alıyor.

Aphrodisias, aynı zamanda ek yapıları ile birlikte içinde bir de tapınağın bulunduğu ve nispeten üzerinde geniş çaplı bir kırsal nüfusu barındıran kutsal bir yöre adı.Babadağ eteklerinde denizden 600 m yükseklikteki bir platoda yer alan Aphrodisias, İzmir'den 230 km uzaklıktaki Gevre köyü yakınlarında bulunuyor. Turistlerin büyük ilgisini çeken ve oldukça iyi korunmuş olarak günümüze gelebilen antik kent, heykeltıraş okulu ve heykelleri ile ünlü. Kentin doğusunda bulunan beyaz ve mavi renklere sahip mermer ocakları, heykeltıraş okulunun Aphrodisias'ta kurulmasının nedeni olarak gösteriliyor. Yapılan arkeolojik kazılardan elde edilen bilgiler, ilerleyen yıllarda Aphrodite kültünün artan ünü ve daha da önemlisi buradaki heykeltıraşlık okulunun önemi çok uzaklardan bile pek çok ziyaretçinin Aphrodisias'a akın etmesine neden olmuş.

M.Ö. I. yüzyıldan başlayarak kentin kuzeydoğusundaki Salbakos Dağları'ndaki (Baba Dağ) ocaklardan çıkartılan harika mermerlerle heykeltıraşlar, Akdeniz'in diğer yörelerinden ve Roma'dan gelen siparişleri karşılamak üzere çeşit çeşit heykeller, rölyefler, portreler, lahitler ve dekoratif parçalar üretmişler. Buna ek olarak Aphrodisias edebiyat, bilim ve düşün alanında da önemli eserler ortaya koymuş. Örneğin Xenocrates I.yüzyılda tıbbi eserler, Chariton da Antik Çağın (2.yüzyıl) ilk romanlarından birini yazmış. 4. yüzyılda Hıristiyanlığın yayılması burada bir piskoposluğun kurulmasına neden olmuş, ancak bu durum kökleri eskilere dayanan pagan özelliğini yok edememiş. Her şeye karşın pagan felsefesi Aphrodisias'ta etkisini sürdürmüş. 7.yüzyıldaki şiddetli depremlerden sonra kent kendini toparlayamamış. Kenti çevreleyen, 4. yüzyılda yapılmış olan surlar bir daha onarılamadığı için Akropol tepesinde bir kale inşa edilmiş.Aphrodisias-Karya hakkında 7. yüzyıl sonrasına ait bilgiler sınırlı. Arkeolojik olarak kesinlikle 11.yüzyıla tarihlenen kalıntılardan, kısa bir yeniden canlanma dönemi yaşandığı anlaşılıyor. Çağdaş Bizans kaynaklarında 11 ve 13.yüzyılda Aphrodisias en az dört kez kuşatıldığı kayıtlı. 13 yüzyıldan sonra tüm yöre Aydın ya da Menteşe Beyliğinin topraklarına katılmış.

 



© 1996 - 2009 Travel Guide